GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE TELEFON MAKİNALARI-2

Gündelik yaşantımızı kolaylaştıran ve vazgeçilmez olduğunu düşündüğümüz birçok şeyin bulunuşu 1800’lü yılların sonlarına rastlıyor. Bu buluşlardan biri de uzağı yakın eden telefon… Bulunuşu halkın yoğun etkisiyle karşılaşan ve o günlerde lüks olarak görülen telefon, artık zorunlu bir ihtiyaç halini aldı.

Yüzyılı geçkin bir süredir kullanılan telefon, çeşitli gelişmelere paralel birçok değişime uğrayarak günümüze ulaştı. Bu değişimler telefon santrallerinden, makinelerine kadar her alana yansıdı.

Bir tel aracılığı ile sesin uzaklara iletilmesine yarayan bu alet uzun süre manuel olarak kullanıldı. İlk telefonlar gövdeye bağlı iki parçadan oluşuyordu. Bunların birinden ses karşı tarafa iletiliyor, diğerinden de karşı tarafın sesi duyuluyordu. Bu telefonlarda bir kol çevrilerek manyeto aracılığı ile operatöre ulaşılıyor ve istenilen yer bağlatılıyordu. İlk zamanlarda, konuşmak için gerekli elektrik akımını sağlamak üzere her telefon makinesinin yanında bir de batarya bulunuyordu.

Önceleri masa üzeri olarak kullanılabilen ve daha sonra duvara da monte edilebilen bu telefonların bir verici yanında iki alıcı olanları da vardı. Böylece iki kişi aynı anda dinleyebiliyordu. Daha sonra mikrofon ve alıcıyı tek bir ünitede birleştiren telefonlar üretildi. Hayli karmaşık bir yapıdaki ilk makineler oldukça süslü ve büyüktü. Telefon sistemlerindeki gelişmelerle birlikte telefon makinelerinin görünümü de değişerek sadeleşti.

Elektronik santrallerin devreye girmesiyle ilk telefonda büyük aşama kaydedildi. 1978 yılında hizmete giren elektronik tuşlu diavox telefon, görüntü olarak şimdiki telefonlardan farklı değildi. Ve son yıllardaki hızlı gelişmelere paralel olarak telefon makineleri de giderek günümüzdeki halini aldı.